Titreye titreye komiklik yaptık

◊ Bu üçlü nasıl bir araya geldi?

Korhan Herduran: Filmin senaryo yazarı ve yapımcılarından biri Selçuk Aydemir. Yönetmenimiz Vedat Uyar da senaryo aşamasında bu kadroyu hayal ediyor. Vedat’ın isteği doğrultusunda bir araya geldik. Vedat, uzun yıllar Selçuk Aydemir’in ikinci yönetmenliğini yapmış ve artık ilk filmini çekmek istemiş.

Okan Cabalar: Vedat bizi istemiş olabilir ama Emrah (Kaman) çok eski arkadaşım, Korhan’la da çok çalıştık. Bizim de hayalimizdi. Mükemmel bir ekip yarattık.

Korhan Herduran: Bu kimyayı gördü aslında Vedat.

◊ Çekimler nasıl geçti?

Okan Cabalar: Çok eğlenceli.

Emrah Kaman: Çekimlerin güzel geçtiği zamanlar da oldu, çok zorlandığımız da… Çünkü bu bir kış filmi. Kışın çekilen Türkiye’deki neredeyse ilk komedi filmi diyebiliriz. Sabah 6’larda soğuktan titreye titreye komiklik yapmaya çalıştık.

TALİHSİZ HİKAYELER
SERMAYEMİZ

◊ Düğüne yetişmeye çalışan 3 gencin başına gelen talihsiz olaylar anlatılıyor. Sizin başınıza gelen en talihsiz olay ne?

Okan Cabalar: Benim saymakla bitmez! Kendi salaklıklarımdan tut yanlış tercihlerime kadar… Hangi birini anlatacağımı bilmiyorum. Talihsiz çok hikayem var. Mesleki anlamda da yanlış tercihler yaptım, eş dost anlamında, ilişki anlamında da…

◊ Onlardan ders çıkardınız mı peki?

Okan Cabalar: Hayır ama aynı filmi izlemiyorum. Şuna engel oluyorum en azından; “benim böyle bir huyum, böyle bir zaafım var” diyorum ve o ihaleye girmiyorum.

Korhan Herduran: Anlatmayayım gözümün önünden geçenleri şu anda! Çok var. Ama dersler çıkarıldı.

Emrah Kaman: En talihsiz olayı anlatamayız aslında çünkü stand up yapan insanlarız. Talihsiz olaylar bizim için sahnede malzeme.

Korhan Herduran: Sermaye bunlar!

EVLENİRİZ, ÖYLE
KORKUMUZ YOK

◊ Düğünlerle aranız nasıldır?

Okan Cabalar: Benim iyidir. Şu an sokak düğünü olsun dalarım. O duyguyu özledim. Çok komik malzemesi olan aynı zamanda hüzünlü, birçok insanı bir araya getiren garip bir mekanizma düğünler. Ergenlik yıllarında gitmiyorduk, artık seviyorum. Kendim evlenmiyorsam! (Gülüyor)

Korhan Herduran: Benim de aram iyidir. Düğünü olan akrabalarım hep beni arar. Çünkü ben gittiğimde damadın yanındaki sağdıç oluveriyorum. Okan evlendi diyelim, olmaz ya… Ben o düğüne giderim. Bir anda bütün organizasyona dahil olurum. Herkes bir araya gelip eğlenmeli.

Emrah Kaman: Ben de “Şimdi düğüne mi gideceğiz, takım elbise mi giyeceğiz” deyip sonra o düğün kasetinde en çok eğlenirken görülen insanımdır.

◊ Üçünüz de bekarsınız. Evlilik düşünceniz var mıdır?

Korhan Herduran: Kısmet bu işler.

Emrah Kaman: Evde kendi düğünümü hayal etsem değişik bir şey olabilir.

Korhan Herduran: Okan hiç cümle kurmadı.

Okan Cabalar: Bunu konuşanlar ilk evlenen olacakları için…

Emrah Kaman: Ben evlenirim, öyle bir korkum yok.

Okan Cabalar: Benim de yok.

Fotoğraf: Emre YUNUSOĞLU

‘3 ADAM’I DA ALIR
6 ADAM OLURUZ

◊ “3 Adam” olarak birçok iş yapan Eser Yenenler, Oğuzhan Koç ve İbrahim Büyükak gibi sektörün yeni “3 Adam”ı siz misiniz?

Okan Cabalar: Bizden öyle bir şey olmaz. Biz ancak sinema yaparız, “3 Adam” olmayız.

Emrah Kaman: Biz o 3 Adam’ı da alırız, 6 Adam oluruz.

Korhan Herduran: Ya da 3’e 3 maç yaparız.

Okan Cabalar: Onlar gibi program yapmayı düşünmüyoruz. Ama filmde oynarız. Belki bu filmin devamı gelir veya başka projeler olur. Ben, çok isterim. Birinin bana bir şey öğretmesine hasret kalmıştım.

Korhan bana “Oynarken dinlemiyorsun” diye kızıyordu. Ben oynarken dinlemeyi Korhan’dan öğrendim. Emrah’tan da yaptığı şakalarla kıvrak olmayı. Selçuk’tan öğrendiklerimi sayamam. Hiperaktif de bir yapım olduğu için gerçekten dinlemediğimi fark ettim ve delirtiyorum insanları. Bunun üzerine çalıştım.

◊ Setlere uyum sağlamak veya karşı tarafı dinlemek bazen oyunculara ters gelebiliyor. Ego mu devreye giriyor?

Okan Cabalar: Emrah Kaman birçok film, dizi yazmış. Kanıtlayacak bir şeyi yok. O yüzden karşısındakiyle paylaşımda bulunuyor.

Ben ilk piyasaya girdiğimde çok değişik bir oyuncuydum. Sahneye çıktığım zaman bütün şakaları ben yapmak isterdim. Birkaç insanın kalbini kırmış olabilirim.

MİZAH MÜZİK GİBİ BİR SANAT

◊ Bu üçlü arasında en komiğiniz hangisi?

Emrah Kaman: Mizah aynı müzik gibi bir sanat dalı. Sezen Aksu’yla Fazıl Say’ı yan yana koyduğumuzda hangisi daha iyi müzisyen diyemeyiz. Komedyenler de böyle. Herkesin yeri farklı.

Korhan Herduran: Okan, Fazıl Say. Ben de Minik Serçe’yim.

Okan Cabalar: Ben bunu sette gerçekten düşündüm. Mesele o kadar farklı tipleri oynuyoruz ki… O kadar nevi şahsına münhasır ki hepsi. Zaten filmin başarısı ondan geliyor. Farklılıklardan.

◊ En sinirliniz hanginiz?

Okan Cabalar: Benim. En azından en sabırsız olan benim. Çünkü bu adamlar o soğukta gıkları çıkmazken bir de bana “Okan’cığım Allah aşkına sus” diyorlardı.

Korhan Herduran: Okan, saman alevi gibi.

Okan Cabalar: İki kardeşim de çok iyi idare etti beni. Bir gün sinirden tepem attı ve Emrah kahve getirdi. “Sen bu kahveyi al canımın içi” dedi, onu unutamam. Bu benim için aşırı kıymetli bir şey. Korhan’ın “Abi sakin olur musun” diye beni sakinleştirmesi de… Bu atmosferdeki en sakin olmayanları bendim.

Korhan Herduran: Birbirimizi çok iyi dengeledik, iyi bir takım olduk.

BU FİLMLE AMACIMIZ İZLEYİCİYİ ŞAŞIRTMAK

◊ Vizyona giren film sayısı arttı. Sizce seyirci neden sizi tercih etmeli?

Okan Cabalar: Komiğiz, o kadar.

Korhan Herduran: Komiğiz, hikayemiz farklı.

Okan Cabalar: Evet, klişeyi klişe üzerinden anlatmıyoruz.

Korhan Herduran: Bir de yaratıcı ve yeni esprileri bulmaya çalıştık. Bunun da izleyicinin ilgisini çekeceğini düşünüyoruz.